Önce Hayaller Ölür, Sonra İnsan

Geçmişten günümüze ilerlediğimiz yolda göstermiş olduğumuz çabanın özünü, hep daha iyi bir gelecek kaygısı oluşturuyor. Bu yolda ilerlerken, her adımda bize yol gösterecek diğer insanlara ihtiyaç duyabiliyoruz. Bu bağlamda, ortak paydada birleşmiş insanların, birbirleriyle deneyimlerini paylaşmaları hem kendi gelişimimiz hem de ülkemizin gelişimi açısından büyük önem taşımakta.

Üniversite hayatım boyunca, üç firmada staj yapma imkanına sahip oldum. Bu yazımda sizlere, üç staj deneyimimden biri ve benim için her anlamda harika bir tecrübe olan Microsoft Türkiye Açık Akademi Yaz Okulu’ndan bahsetmek istiyorum. Bundan önce kısaca kendimden biraz bahsedeyim; Teknoloji meraklısı, yeni fikirler üretmeyi seven ve kendini sürekli geliştiren Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencisiyim. Başarılarımın özünü ise hiçbir zaman, hiçbir şeyi imkansız olarak nitelendirmediğimden kaynaklı olduğunu düşünüyorum.

Öncelikle bu programa başvurmayı daha önceleri hiç düşünmemiştim. Okuldaki bir arkadaşım çok istiyordu ve bana da sürekli başvurmamız gerektiğini söylüyordu. Ben ise o sıralarda başka işlerimle ilgileniyordum. Daha sonra programı detaylı araştırınca ve sunulan imkanları da öğrenince, daha bir heveslendim. Hemen programa dahil olabilmek için neler yapabilirim diye araştırmaya başladım.

Öğrendim ki Microsoft için Windows Store çok önemli bir mecra. Halihazırda gelişmekte olan bir mağaza olduğu için içerisindeki uygulama sayısı önemliydi. Microsoft Yaz Okulu kabulü için de daha öncesinde uygulama geliştirip mağazaya yüklemiş kişilere öncelik tanındığını öğrendim ve ben de hemen bunun için çalışmalara başladım.

O sıralarda üye olduğum üniversite kulübüm adına İTÜ Girişimcilik Kulübü uygulamasını hazırlayıp mağazaya yükledim. Daha sonra başvuru şartlarında da bulunan iki dakikalık kendimi tanıtan bir video çektim. Bu video da diğer kriterler gibi çok önemli kilit noktalardan biriydi. Çünkü yapılan o kadar başvurunun içerisinde Microsoft’u etkilemek çok da kolay değildi. Microsoft’ta teknik bilginizden ziyade gelişime ne kadar istekli olduğunuza da bakılıyor.

Video için Microsoft teknolojileri ve Microsoft’un gelecekte önem verdiği teknolojiler hakkında bir sürü araştırma yaptım, makaleler okudum ve videolar izledim. Çünkü videoyu çekmeden önce her ayrıntıyı depolamam ve daha sonrasında bunları özet şeklinde kendimi de tanıtmamla birlikte onlara anlatmam gerekiyordu. Bunun için Microsoft'un CEO’su Satya Nadella’nın dahi bazı konuşmalarını dinledim. Çünkü bir şirketi en iyi kurucularından ve üst düzey yöneticilerinden dinleyebilirsiniz.

Videoların birinde, bir söz çok dikkatimi çekmişti ve Microsoft’un gelecek teknolojileri hakkında olan kilit bir sözdü; "Mobile first, cloud first" bu cümle çoğu şeyin özetiydi. Başvuru videomda bu sözü dile getirerek kendimi mobil ve bulut teknolojileri üzerine geliştirmek istediğimi söyledim. Açıkçası bir şirkette çalışmak ya da staj yapmak istiyorsanız, gelecek düşüncelerinizin şirketin vizyonuyla benzer olduğunu göstermek çok önemli. Ben bunlarla ilgilenirken, bir gün mail kutumda kurucusunun eski Microsoft çalışanı Sayın Melek Pulatkonak olan TurkisWin topluluğundan gelen bir mail ile karşılaştım. Mailde kadınlar gününde yapılacak olan konferansta katılımcılardan üç kişiyi Microsoft yaz okuluna dahil edeceklerini yazmışlardı. Ben de o gün, o etkinliğe katıldım ve bunu da ayrıca başvuru sırasında referans kısmında belirttim. Ayrıca etkinlik esnasında Microsoft standını ziyaret ederek hem bilgi edindim hem de dağıtılan Microsoft Açık Akademi yazılı turuncu Tshirtlerinden aldım.

Aklıma çekeceğim videoda Tshirt'ü giymemin çok hoş bir ayrıntı olabileceği geldi. Söylediğim gibi odak noktalar çok önemli kilit bir söz ve bir tshirt bile başvuru süreci sonunda kabul alabilmeniz için bir sebep olabilir.

Bütün çalışmalarım sonucunda, başvuru sürecini başarıyla tamamlayarak programa kabul mailimi aldım. Fakat kabul mailini almakla da her şey bitmiş olmuyordu. Yaz okulu sırasında geliştireceğimiz uygulama için bizden içerisinde proje fikrimizin olduğu detaylı bir anlatımla proje raporu sunmamızı istediler. Videomda da belirttiğim gibi Windows Phone platformunda uygulama geliştirmeye karar verdim. Proje fikrimin içerisinde bulunduğu detaylı bir şekilde hazırlanmış olan raporumu da sunduktan sonra artık tam anlamıyla yaz okuluna başlayabilecektim.

Microsoft Türkiye Açık Akademi Yaz Okulu’nun ilk gününden son gününe kadar dolu dolu geçen; harika arkadaşlıkların kurulduğu program içerisinde, teknik eğitimlerin yanı sıra, kişisel gelişim eğitimleri, sunum teknikleri eğitimi, pazarlama eğitimlerinin de bulunduğu harika bir tecrübe oldu.

Benim gibi aynı yolda ilerlemek isteyen arkadaşların hepsinin yaşaması gereken bir deneyim olduğunu düşünüyorum ve her sene gerçekleşen Microsoft Türkiye Açık Akademi Yaz Okulu’na başvurmanızı bu harika deneyimi yaşamış biri olarak kesinlikle tavsiye ediyorum. Yazımı da Shakespeare'ın çok sevdiğim bir sözüyle tamamlamak istiyorum;

"Önce hayaller ölür, sonra insan."